Bir süredir kafamda deli sorular dönüyor. Özellikle Akparti'nin 20 yılda elde ettikleri ve çeşitli dönemde yaşadığı dönüşümler. 20 yıllık tarihe baktığımız MHP ile AKEPE şeklinde başlayan kavganın daha sonra Devlet abimiz moduna dönüşü, Baykal tarihi hatası ile siyasete erken dönen Erdoğan'ın önce onun KK tarafından alt edilmesini izleyip sonra da onu başka bir modelde sistem dışına itmesini izledik. HDP'nin onlarca kez isim değişip en son DEM'e belki de seneye başka bir isme dönüşmesini de göreceğiz.

Gelinen noktada Akparti'nin şehircilik anlayışının değişmesi, ekonomi de sürekli bir ileri iki geri modelde adımları, Diyanet, Yök gibi günümüzde dünyanın hiçbir ülkesinde bir fonksiyonu olmayan kurumların içine onlarca adam doldurmasını izlemeye devam ettik. Erdoğan'ın son seçimi olan 2023 seçimlerinde de bir hamle ile seçimi kazanmasını da şuraya koyarsak artık başka bir amacının kalmadığını görüyoruz.

İttifak yapılarında CHP'nin zaten önceden başlayan çözülmesi hatta DEM'i bile elinde tutamıyor olması şaşırtıcı, ama burada daha önemli bir durum var: AK Parti'nin böylesine güçsüz ve yorgun olduğu dönemde YRP ile işbirliğine gitmeyip (son ana kadar elinde tutup) sistem dışında tutması.

İşte burada islamcı kimliğinden sıyrılan Hüdapar'ın adının hiç geçmediği YRP'nin isminin deeğerlendirilmediği bir döneme giriyoruz. Ekonomi en kötü dönemini yaşarken artan kredi notları, Erdoğan'ın kendisine verilen listede tepede yer alan Şimşek ve Erkan gibi isimleri koşulsuz ataması. Faiz haram diye ortalığı yukarken %45'e getirilen faiz ve herkesin sessiz kalması, Gaye'nin ailesindeki bir şahsın acayip hareketleri nedeniyle istifa ve yerine yine aynı model Şahin bir ismin getirilmesi.

Bunların hepsini bir arada okursak, Erdoğan'a tepeden kim "okey" veriyorsa, merak etme sen göçmenleri tut, ben ekonomini toparlıcam, notlarını artıracağım, Gazza konusunda sadece ufak tefek açıklama yap ileri gitme, gönderdiğimiz listeki adamların dışında atama yapma, sen siha'nı yap gemini yap, Rusya ile ticaret yap. Dem'i de diğerlerini de ben ayarlarım diyen de aynı kişidir.

İşte burada tek çekincem şu yeni bir OSLO v2 görmeyelim de... Yeni bir göçmen alımı yapmayalım da...

Ne olursa olsun, nasıl olsa Çelik bile değişti, Erdoğan değişmese ne olacak?